Bilindiği gibi trafik kazalarında sürücülerin kasko veya trafik sigortasının olması hâlinde oluşan hasarlar belli şartların gerçekleşmesi koşuluyla sigorta şirketlerince karşılanır. Sigorta şirketinin rücu etmesi kavramı ise kaza sonucu ödenen hasar miktarı ve tazminatlar için sigortacının kusurlu olan kişiye başvurması , zararın ondan tazmin edilmesi olarak ifade edilebilir. Elbette bu her durumda mümkün olmamaktadır, belirli şartları vardır. Bu şartlardan bahsetmeden önce trafik sigortası ve kasko kavramlarını kısaca açıklamak gerekebilir.
TRAFİK SİGORTALARI VE KASKO
Trafik sigortası kanunen zorunlu olup tüm araç sahiplerince trafiğe çıkabilmek için mutlaka yaptırılması gereken bir sigorta türüdür ve aracını sigorta ettirenin değil kazaya karıştığı karşı tarafın hasarını karşılar . Kasko ise doğrudan sigorta ettirenin aracındaki hasarları karşılamak için yapılan bir sigortadır ve zorunlu değildir ,bu iki sigorta türü bu anlamda sıkça karıştırılır. Her ikisinde de temel olarak sigortalının yaptığı kaza sonrası oluşan maddi hasarlar ve tazminatlar sigorta şirketleri tarafından karşılanır.Bazı istisnai, poliçe kapsamına girmeyen durumlar haricinde çoğu koşulda sigorta şirketi ilk etapta bu zararları tazmin etmekle yükümlüdür. Ancak bazen kazaya karışan taraflar ağır kusurlu olabilir ve zararın tümüyle sigorta şirketince karşılanması sigorta şirketi bakımından hak kaybına yol açabilir, böyle durumlarda rücu etme kavramı karşımıza çıkar.
SİGORTA ŞİRKETİNİN RÜCU ETMESİ
Sigorta şirketi kaza sonrası hasarı veya tazminatları tazmin ettikten sonra belirli koşulların gerçekleşmesi söz konusu ise kazaya karışan kusurlu tarafa dava ve icra yoluyla başvurarak tazmin ettiği zararı ondan talep edebilir.Rücu edilecek kişi sigorta şirketinin sigortalısı olabileceği gibi aralarında poliçe bulunmayan karşı taraf da olabilir .Bu koşullardan uygulamada sıklıkla görülenler şu şekildedir,
-İlgilinin kazaya neden olan eylemde ağır kusurlu olması
-Kazaya neden olan durumun kasıtlı bir şekilde yapılması
-Kusurlu kabul edilen kişinin ehliyetinin olmaması ya da yetkisiz ehliyetinin bulunması
-Alkol veya uyuşturucu madde etkisinde kusurlu hareketin gerçekleştirilmesi
-Aracın bir maddeyi taşıma veya yolcu taşıma ruhsatı olmaksızın o şeyi taşıması
-İlgililerin kaza yerini terk etmesi, kaza tutanağı doldurma, bedensel zarar varsa polis ve ambulans çağırma gibi yükümlülüklerini yerine getirmemesi
Uygulamada sıkça karşılaşılan rücu nedenleri bunlar olmakla beraber bunlar sınırlı sayıda değildir, başka sebepler de rücuya neden olabilir. Her ne kadar genellikle trafik sigortaları bakımından karşımıza çıksa da aslında tüm sigorta türleri için rücu kavramı söz konusu olabilir. Rücuya neden olan durumlar bakımından ise ağır kusur veya kasıt göreceli kavramlar olup mutlaka somut olay bazında değerlendirilmeleri gerekir, bu nedenle ilgilelerin böyle bir durumla karşılaşmaları hâlinde profesyonel hukuki destek almaları en doğru yol olacaktır.
Sude Akbalık