Bir araba, saat, çanta veya ev satın aldınız ve bir müddet sonra satın aldığınız bu eşyada, eşyanın uygun surette kullanılmasını güçleştiren veya tamamen ortadan kaldıran veyahut değerini azaltan eksiklikler olduğunu fark ettiniz. İşte bu fark ettiğiniz ayıp türü, eşyayı aldığınız anda gözünüzle, kulağınızla kısaca duyu organlarınızla fark edemediğiniz ya da ettiremediğiniz ayıp türlerinden olan gizli ayıp kavramına girmektedir. Bu tür ayıplar, uzun bir süre sonunda dahi ortaya çıkmayabileceğinden dolayı alıcılar kanun hükümleri ile hukuki korunma altına alınmıştır.
Ayıplı bir maldan bahsedebilmek ve bu ayıplı maldan dolayı satıcının sorumluluğuna gidebilmek için kanun koyucu bazı şartlar ortaya koymuştur.
Bunlardan ilki satılan malın tüketiciye teslim edilmiş olmasıdır.
İkinci şartımız ise ayıbın esaslı bir ayıp olmasıdır. Kısaca açıklamak ve örneklendirmek gerekirse satın aldığınız bir kitabın herhangi bir sayfasındaki 1 milimetrelik bir yırtık esaslı bir ayıp sayılmayacakken, satın aldığınız araç ile saatte 220 km hıza çıktığınızda veya dik bir yokuş çıktığınızda motorun arıza uyarısı vermesi ve bu uyarının büyük hasarlara sebep olması halinde esaslı bir ayıptan bahsedilebilecektir.
Üçüncü şartımız ise ayıbın malın alıcıya tesliminden önce var olmasıdır. Yukarıdaki örnekten devam etmek gerekirse, bahsettiğimiz otomobilimizin hız sınırı 210’sa veya çok dik yokuşları çıkma özelliği yoksa amacına uygun kullanmamaktan dolayı doğan arızadan sorumluluk alıcıya ait olacak ve bir ayıptan bahsedilemeyecektir.
Dördüncü şartımız ise alıcının malın ayıplı olduğunu bilmemesi veya bilmesinin gerekmemesidir. Örneğin aracı satın alan alıcı motordaki bu arızayı bilmesine rağmen aracı satın almışsa burada bir ayıptan ve bundan dolayı satıcının sorumluluğundan bahsedilemez. Son ve beşinci şartımız ise ayıbın aşikâr bir ayıp olmaması gerekliliğidir. Burada bahsettiğimiz ‘’aşikâr’’ tabiri ile kastettiğimiz, ayıbın objektif olarak malın teslimi esnasında objektif olarak gözden geçirilmesi ile anlaşılmaması gerektiğidir. Tüm bu şartların sağlanması halinde bir ayıptan ve satıcının sorumluluğundan bahsedilebilir.
Peki, tüm bu şartlar sağlandığında alıcının üstüne düşen bir sorumluluğu var mıdır? Eğer varsa bu nedir?
Alıcı, satılanda gizli bir ayıp olduğunu fark etmiş ise Türk Borçlar Kanunu hükümleri gereğince bu ayıbı uygun bir süre içinde satıcıya bildirmek zorundadır. Eğer alıcı bu ayıbı satıcıya bildirmez ise ayıptan dolayı satıcıya başvurma hakkını kaybeder. Bu uygun süre satılan malın cinsine, zaman koşullarına veya daha farklı sebeplere dayanabilir. Bahsedilen ‘’uygun bir süre’’ hâkimin takdir alanındadır.
Peki, satıcıya ayıp ihbarı da yapıldıktan sonra alıcı hangi haklarını kullanabilir?
Kanun koyucu, tüm şartların yerine getirilmesinin sonucunu alıcı lehine tanımış ve alıcıya bir takım seçimlik haklar bahşetmiştir. Bu haklar kanunda 4 bent halinde sayılmıştır;
1.Satılanı iade etmeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2.Satılanı iade etmeyip ayıp oranında satış bedelinde indirim talebinde bulunma.
3.Aşırı bir masrafı gerektirmemek koşuluyla bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere malın ücretsiz tamirini isteme.
4.Mümkünse, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme haklarıdır.
Eğer malın ücretsiz onarımı ya da değişimi satıcı bakımından orantısız şekilde yükümlülük doğuracaksa bu halde tüketici sözleşmeden dönme ya da bedelden indirim haklarını kullanabilir.
Peki, bu seçimlik haklar ne kadarlık bir süre zarfında kullanılabilir?
Ayıplı maldan sorumluluğun süresi taraflarca daha uzun süre belirlenmediği müddetçe, ayıp sonradan ortaya çıksa dahi, malın tüketiciye tesliminden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Konut ya da tatil amaçlı taşınmazlarda zamanaşımı süresi bunların tesliminden itibaren beş yıldır. Ayıp ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı söz konusu olmaz.
Son olarak kısaca söylenmesi gereken, alıcının tüm bu hukuki hakların bilincinde olarak sessiz kalmaması, satılanda fark ettiği ayıpları uygun bir süre içinde satıcıya ihbar etmesi ve ilgili hukuki süreç için avukat desteği almasının gerekli olduğudur.
Çitil Avukatlık Ortaklığı Blog sayfasında yer alan hukuk ve diğer konulardaki yazılar ilk sizin e-postanıza gelsin isterseniz Çitil Haber Bülteni’ne abone olun!
https://www.tuketicihaklari.org.tr/
https://www.anayasa.gov.tr/tr/anasayfa/
ENES KAAN BUDAK